Goodyear bu hafta sonu gerçekleşen dünyanın en prestijli dayanıklılık yarışı Le Mans’dan başarıyla döndü. Yarışta LMP2 sınıfında Goodyear lastikleri ile mücadele eden 2 takım, başarısını podyuma çıkarak taçlandırdı.
Bu yılki 24 Saatlik Le Mans yarışı, Goodyear’ın geçen yıl aynı etkinlik sırasında açıkladığı uluslararası motor sporlarına geri dönüşünden bu yana katıldığı ilk Le Mans mücadelesi oldu. O günden bu yana, zorlu yarışa durmaksızın hazırlanan Goodyear Racing ekibi, tüm partner takımlarla yakın iş birliği içerisinde çalıştı.
Bu takımlardan ikisi, 24 saatlik zorlu mücadelenin sonunda podyuma çıkmaya hak kazandı. 24 araçlık LMP2 sınıfı mücadelesinde JOTA, yarışı ikinci sırada bitirirken, Panis Racing ise üçüncü oldu. Bu zorlu mücadelede iki ekibin podyum başarısı, LMP2 kategorisine katılan 24 araç arasından beşinin lastik tedarikçisi olan Goodyear lastiklerinin yarış genelindeki performansı ve dayanıklılığının kanıtı oldu.
Jota ekibi, pilotları Anthony Davidson, Antonio Felix da Costa ve Roberto Gonzalez ile, 24 saat muhteşem bir performans sergiledi. Yarışı üçüncü sırada bitiren Panis Racing ekibi pilotları ise Nico Jamin, Matthieu Vaxiviere ve Julien Canal’dı. Fransız üçlü de kendi evinde mükemmel bir yarış çıkardı.
Goodyear takımlarından Algarve Pro Racing, çarpıcı siyah rengi ve Goodyear logosu ile yarışı sekizinci sırada bitirerek kayda değer bir başarı elde etti.
Goodyear Blimp yarış boyunca gökyüzündeydi
Goodyear, Le Mans 24 Saat boyunca yalnızca pistte değil, aynı zamanda ikonik Goodyear Blimp ile gökyüzündeydi. İkonik Goodyear Blimp, bu yıl Avrupa’ya geri dönüşünün ardından, bu önemli yarışta da boy gösterdi. Goodyear Blimp, Le Mans boyunca konuklarına heyecan verici bir uçuş deneyimi yaşatırken, yarışın benzersiz hava görüntülerinin çekilmesini de sağladı.
Ben Crawley, Goodyear Blimp ile ilgili olarak şunları söyledi: “Bu hafta gözlerimiz sadece pistte değil, aynı zamanda pistin üstündeki gökyüzündeydi. 1980’li yıllardan bu yana Goodyear Blimp’in Avrupa’da düzenlenen bir yarışta ilk kez görülmesi hepimiz için çok büyük bir fırsat ve kayda değer bir başarıydı. Bunun gerçekleşmesine yardımcı olan ACO’ya teşekkürler.”
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Goodyear, Le Mans 24 Saat Yarışına Geri Döndü
Goodyear, Le Mans’a uzun zamandır beklenen geri dönüşünü yaptı. 24 saatlik Le Mans maratonu için beş takım, Goodyear lastiklerini tercih etti.
LMP2 sınıfında Goodyear lastikleri kullanan beş takım; Jota Sport, Jackie Chan DC Racing, Algarve Pro Racing, G-Drive Racing by Algarve ve Panis Racing olacak. WEC ve Avrupa Le Mans Serisinde önümüzdeki sezondan itibaren tüm LMP2 araçları Goodyear lastikleri kullanacak.
Dünyanın en prestijli dayanıklılık yarışına bu yıl geri dönüş yapan Goodyear, Le Mans 24 Saat yarışında sahip olduğu 14 galibiyet rekoruna bir geri dönüş zaferi eklemeyi hedefliyor. 2006’dan bu yana Goodyear lastiklerinin sahne alacağı ilk Le Mans olan bu yılki mücadelenin, Fransa’da düzenlenen dayanıklılık yarışları klasiğinin son yıllardaki en hızlı yarış olacağı öngörülüyor. COVID-19 pandemisi nedeniyle Haziran’dan 19-20 Eylül tarihine ertelenen 88’inci Le Mans yarışı, aynı zamanda FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda (WEC) bu sezonun sondan bir önceki turu. 14 Kasım’da 8 Saatlik Bahreyn turuyla sona erecek şampiyonluk mücadelesi öncesinde Le Mans’ın “iki kat puanlı” bir yarış olması, onu daha da önemli bir hale getiriyor.
Havanın daha serin olması nedeniyle son yılların en hızlı 24 Saatlik yarışlarından birine tanıklık edileceğini öngören Goodyear Dayanıklılık Programı Yöneticisi Mike McGregor, şunları söyledi: “Hava ve pist sıcaklığı, Haziran’a kıyasla kayda değer ölçüde düşük olacak. Havanın daha serin olması, aerodinamik sürtünmede azalma ve motor performansında artış ile daha fazla verimlilik sağlayacak. Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda, Le Mans’da yeni bir performans rekoru görmememiz için hiçbir sebep yok.” Le Mans’da lastik üreticilerinin karşılaştığı zorluklardan biri, WEC düzenlemelerinin tüm sezon için yalnızca üç kuru hava lastiği türüne izin vermesi. Bu durum Goodyear’ı, çok çeşitli pist sıcaklıklarına uyum sağlayabilecek bir ürün grubu geliştirmeye zorladı. Örneğin, Spa’da koşulan son turda Belçika’da alışılmadık düzeyde tropik hava koşulları nedeniyle pist sıcaklığı 42ºC’ye çıktı. Bir önceki sezon Spa’da pist sıcaklığı 7ºC olarak ölçülmüştü. Goodyear, Le Mans’da yumuşak “A” veya en yeni orta “B” lastiklere odaklanırken, Eylül ayında bir sıcaklık dalgası ihtimaline karşı üst-orta düzey “C” lastiklerini de hazır tutmayı planlıyor.”
Bu yılın sıkışık takvimi nedeniyle, geleneksel Le Mans test günü, ancak yarıştan iki hafta öncesine planlanabildi. Yine de, Goodyear mühendisleri, pistlere geri dönüş için kapsamlı araştırmalar yürütüyor. McGregor, Goodyear mühendislerinin WEC pistleri konusunda nasıl yeni bilgiler edindiğini şöyle açıklıyor: “Her yarıştan aylar önce pisti ziyaret edip zemini inceleriz. Paul Ricard pisti gibi yakın tarihte yüzeyi yenilenmiş pistlerin zemini “mikro pürüzlü” olurken, Spa gibi eski pistlerde çok daha açık “makro pürüzlü” asfalt kullanılıyor. Son ziyaretimizin ardından zeminin nasıl değiştiğini görmek için zemini mutlaka yeniden tararız. Le Mans, pistin bir bölümünün kalıcı olarak yarış pisti, bir kısmının da halka açık karayolu olması nedeniyle, pist zemini yıl içerisinde önemli ölçüde aşınmaya maruz kalıyor. “